Dijital Tek Pazarda Telif Haklarına İlişkin Yönerge'nin Getirdikleri
Telif Hakkı Reformuna ilişkin çalışmalar uzun yıllardır Avrupa Birliği (“AB”) kapsamında devam etmektedir. Eylül 2016’da AB Komisyonu, yıllarca yapılan istişarelerin ardından telif hakkı çerçevesini güncellemek için AB üyesi ülkelerde dijital alanda telif korumasını tek bir noktada toplamayı öngören Dijital Tek Pazarda Telif Haklarına İlişkin Yönerge (“Yönerge”) adıyla yeni bir yönerge sunmuştur. Yönerge’nin amacı, uluslararası online içeriklere erişimde, ülkelerin ulusal telif rejimleri arasındaki farklılığı azaltarak, daha geniş online erişim sağlamak olarak ifade edilmiştir. [1]
Yönerge, Avrupa Parlamentosu’nda 274’e karşı 348 oyla kabul edilmiş ve yasa düzeltme önerilerinin oylanması talebi ise reddedilmiştir. Avrupa çapında birçok kişi, öne sürülen tartışmalı maddeleri protesto etmek için gösteriler düzenledi ve 4.885.089’dan fazla kişi online olarak dilekçe imzaladı. Diğer tarafta, GEMA Müzik Performans ve Mekanik Yeniden Üretim Hakları Derneği’nin de aralarında bulunduğu birçok örgüt, yönergenin kabulünü desteklemiştir.[2] Yeni yasaların Avrupalı yazarların ve sanatçıların dijital ortamdaki konumlarını ve gazeteciliği güçlendireceğine dair görüşlerin yanında, demokratik anlayışa aykırı olduğu yönünde itirazlar da yöneltilmiştir.[3]
Tüm bu tepki ve itirazlara rağmen, Yönerge 15 Nisan 2019’da AB Komisyonu tarafından onaylandı, 17 Mayıs’ta AB Resmi Gazetesi’nde yayınlanarak 7 Haziran 2019’da yürürlüğe girdi. AB üye devletlerinin 2 yıl içinde kanunlarını Yönerge ile uyumlu hale getirmesi gerekmektedir.
Yönerge’nin en çok tartışılan ve radikal değişiklikler getiren kısımları basın yayıncılarının haklarını düzenleyen 15. maddesi ile ve online içerik paylaşım platformlarının sorumluluğunu arttıran 17. maddeleridir.
I- Basın Yayıncılarına Bağlantılı Haklar Tanıyan 15. Madde
Basın yayıncılarına tanınan bağlantılı hakları düzenleyen Madde 15 ile; AB ülkelerinde yerleşik basın yayıncısı, yayınladığı telif hakkına konu içeriğin bilgi hizmeti servis sağlayıcıları tarafından kullanılması halinde bedel talep edebilecektir. Bu şu anlama gelmektedir: Örneğin Google arama motorunda bir haber aratıldığında, yalnızca Google arama motoru ile anlaşması bulunan yayıncılara ait lisanslı içeriğe ulaşılabilecek, telifsiz bir kullanıma olanak vermemesi açısından diğer içerikler, aşağıda istisnalarda belirtildiği üzere çok kısa alıntı şeklinde yayınlanabilecektir.
Bu duruma 3 istisna tanınmıştır: (i) çok kısa şekilde alıntılama yapılması (çok kısa alıntılama ifadesine yönelik açık bir tanımla yapılmamıştır.), (ii) bilimsel araştırma amacıyla kullanım ve (iii) içeriğin ana sayfasına yönlendirme sağlayan hyperlinking.
15. madde ile tanınan hak, yalnızca AB ülkelerinde yer alan basın yayın kuruluşlarına tanınmış olup, özel veya ticari olmayan kullanımlara ilişkin bireysel kullanıcılar hariç tutularak (bloglar örnek verilebilir) bilgi hizmeti servis sağlayıcılarına (arama motoru gibi) yönelik olarak uygulanacaktır. Söz konusu içeriğe yayın tarihinden itibaren 2 yıllık bir koruma sağlanacak, 2 yıl sonra basın yayın kuruluşu herhangi bir bedel talebinde bulunamayacaktır.
Bu hakka ilişkin olarak Yönerge’de düzenlenmeyen husus ise bu haktan feragat edilip edilemeyeceğidir. Arama motorlarında yapılan aramalarda en çok erişim sağlanan içeriğin en öncelikli sonuçlarda yer aldığı ve bu içerik sağlayıcılarının da reklam geliri vs. gibi nedenlerle büyük yayın kuruluşları olduğu düşünüldüğünde, bilgi hizmeti servis sağlayıcılarının büyük yayın kuruluşları ile anlaşma yoluna gideceği tahmin edilebilir. Aynı şekilde küçük çaplı ya da yeni kurulan bilgi hizmeti servis sağlayıcılarının da yayın kuruluşları ile anlaşma sağlama konusunda dezavantajlı olacağı söylenebilecektir.
Büyük yayın kuruluşlarının arama motorlarından telif talep edebilme ve bu yönde sözleşme yapabilme gücü düşünüldüğünde, küçük yayıncıların yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağına yönelik endişeler yöneltilmektedir.
II- Online İçerik Paylaşım Platformlarının Sorumluluğunu Arttıran 17. Madde
Yönerge’nin 17. maddesi (eski 13. madde) ile kullanıcı tarafından, online içerik paylaşım platformuna (Örn:YouTube) yüklenen içerik, telif hakkı ihlali niteliğindeyse bu içerikten platform sorumlu olması hususu düzenlenmiş olup, bu bağlamda online içerik paylaşım platformlarına filtreleme yükümlülüğü getirilmiştir.
Önceden hak sahibinin aksiyonu sonucu uyar-kaldır yöntemi ile denetlenen içerik, artık platform tarafından denetlenerek kaldırılabilecektir. Bu yükümlülük yalnızca kar amacı taşıyan online içerik paylaşım platformlara yönelik olarak getirilmiş olup, kar amacı taşımayan platformlar bu maddenin kapsamı dışındadır.
Zorunlu olarak bahsedilmese de, 17. maddenin uygulanabilmesi için online içerik paylaşım platformuna bir yükleme filtresi kurulması gerekmekte ve platformlara içerik yükleme süreci şu şekilde işlemesi öngörülmektedir.
1) Öncelikle kullanıcının yüklemeye çalıştığı içeriğin başka bir lisanslı içerikle eşleşip eşleşmediğine bakılır. Eşleşen bir içeriğin yayınlanması halinde platform eser sahibinin zararından sorumlu olacaktır.
2) Eşleşmiyorsa karar listede olup olmadığına bakılacaktır. İçerik kara listede değil ise, yayınlanacaktır.
3) Bu içeriğin lisanssız olduğuna ilişkin geçerli bir şikâyet geldiği takdirde, içeriği yayınlayan platform 3 yıldan az süredir faaliyet gösteren ve yıllık cirosu 10 milyon Euro’nun altında olan bir platform ise, lisans almak için gerekli çabayı gösterdiği ve hızlıca harekete geçtiği takdirde zarardan sorumlu tutulmayacaktır. Elinden gelen çaba hususunda yine net bir tanım olmamakla birlikte bu husus, muhtemelen ulusal düzeydeki yasa ve kararlar ile düzenlenecektir.
4) Eğer bu platform 3 yıldan fazla süredir aktif ve yıllık 10 milyon Euro’nun üzerinde ciroya sahipse bu platformun, eser sahibinin zararından muaf olabilmesi için, yukarıdaki koşullara ek olarak, içeriğin engellenmesi konusunda hak sahipleri ile işbirliğinde bulunma koşulunu da sağlaması gerekmektedir. Bu sürecin nasıl işlediğine dair akış şeması aşağıdaki gibidir:
Mevcut durumda, online paylaşım platformlarında yer alan içeriklere ilişkin telif hakkı ihlalleri durumunda, ilk aksiyonu, hak sahibinin alması ve uyar-kaldır yöntemi ile içeriğin kaldırılması şeklinde işleyen süreç, 17. madde ile içeriğin yüklenme anında platforma filtreleme yükümlülüğü getirmiş ve gerekli koşulları sağlamadığı takdirde doğacak zarardan sorumlu tutulmasını öngörerek, lisanssız kullanımı engellemeyi amaçlamış ve bu noktada Yönerge destek görmüştür.
YouTube ve Google gibi online platform devlerinin mevcut yasalar nezdinde telif hakkı ihlali konusunda hiçbir sorumluluğu olmamasının adil olmadığı ve 17. madde ile bunun önüne geçilebileceği gerekçesiyle de Yönerge desteklenmektedir.[5]
Diğer tarafta ise Yönerge’nin 17. maddesine, platformlara, kendiliğinden içerik kaldırma yetkisi tanıması noktasında sansürün yolunu açacağı yönelik eleştiriler de getirilmektedir. Ayrıca mevcut filtreleme sistemlerinin düzgün çalışmaması ve ihlal olmadığı halde hatalı şekilde telif hakkı ihlali bildirimlerine yol açabileceğinden, filtreleme yöntemlerinin geliştirilmesi gerekecektir. Çünkü filtreleme sisteminde hak sahibi tarafından yüklendiği halde telif hakkı ihlali uyarısı verecek şekilde gerçekleşecek bir hata, içerik sağlayıcısının içeriğini yükleyememesine neden olacaktır. Yine video, ses ve fotoğraf içeren bir içerikte yükleyen kullanıcının hangi haklara sahip olduğu veya telif hakkı ihlali oluşturmayan içeriğin tam olarak ayırt edilemeyeceği yönünde de eleştiriler getirilmektedir. Konuya ilişkin olarak Birleşmiş Milletler düşünce ve ifade özgürlüğünün korunması ve geliştirilmesi özel raportörü David Kaye maddenin orantısız olduğu yönünde görüş belirtmiştir.[6]
Türkiye’deki Uygulama: FSEK Ek Madde 4
Yönerge, yukarıda ifade edildiği üzere yalnızca AB üye devletleri için hüküm doğurmaktadır. FSEK kapsamında Yönerge’nin 17.maddesi gibi bir hüküm bulunmamakla birlikte, online hak ihlali durumunda nasıl bir mekanizma işletileceği FSEK Ek Madde 4 ile düzenlenmiştir.
“Ek Madde 4: Dijital iletim de dahil olmak üzere işaret, ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla servis ve bilgi içerik sağlayıcılar tarafından eser sahipleri ile bağlantılı hak sahiplerinin bu Kanunda tanınmış haklarının ihlâli halinde, hak sahiplerinin başvuruları üzerine ihlâle konu eserler içerikten çıkarılır. Bunun için hakları haleldar olan gerçek veya tüzel kişi öncelikle bilgi içerik sağlayıcısına başvurarak üç gün içinde ihlâlin durdurulmasını ister. İhlâlin devamı halinde bu defa, Cumhuriyet Savcısına yapılan başvuru üzerine, üç gün içinde servis sağlayıcıdan ihlâle devam eden bilgi içerik sağlayıcısına verilen hizmetin durdurulması istenir. İhlâlin durdurulması halinde bilgi içerik sağlayıcısına yeniden servis sağlanır. Servis sağlayıcılar, bilgi içerik sağlayıcılarının isimlerini gösterir listeyi her ayın ilk iş günü Bakanlığa bildirir. Servis sağlayıcılar ile bilgi içerik sağlayıcıları, Bakanlıkça istendiği takdirde her türlü bilgi ve belgeyi vermekle yükümlüdür. Bu maddede belirtilen hususların uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.”
Ülkemizde online platformlara ilişkin şikayetlerde, telif hakkı ihlali iddiasında bulunan hak sahibinin aksiyonuna bağlı olup, uyar-kaldır yöntemi işletilmektedir. Yönerge’deki değişiklikler doğrultusunda, FSEK’de değişiklik yapılmasına ilişkin taslakta bir çalışma yapılıp yapılmayacağı henüz bilinmemektedir.
Bundan Sonra Ne Olacak?
AB üye devletlerinin mevzuatlarını Yönerge ile uyumlu hale getirmeleri için 2 yıllık bir süre öngörülmüştür. Sonuç olarak, her geçen gün büyüyen dijital alanda, telif hakkını koruyan ve lisanssız kullanımın önüne geçmeyi amaçlayan düzenlemeler, hak sahipleri tarafından talep edilmekte ve Yönerge ile bu sorunların önüne geçilmesi istenmektedir. Diğer yandan hak sahiplerinin zarara uğramasının önlenmesi ile internet kullanım özgürlüğünün arasında bir denge kurulması beklenmektedir. Tüm bu hususlar, Yönerge’nin AB üye devletlerinin iç hukukuna nasıl entegre edileceği ve doğacak ihtilaflarda ne şekilde kararlar verileceği ile ortaya çıkacak olup, ilerleyen günlerde telif dünyası gündemini yoğun şekilde meşgul edecek gibi görünmektedir.
KAYNAKLAR
[1] https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=CELEX%3A52016PC0593
[2] http://ipkitten.blogspot.com/2019/02/keeping-up-with-copyright-directive.html
[3] http://ipkitten.blogspot.com/2019/02/keeping-up-with-copyright-directive.htm
[4] https://signal.eu.org/blog/wp-content/uploads/2019/03/article13flowchart.png?_sm_au_=iVVk6JFF8bQ07HDP
[5] https://www.article13.org/best-of
[6] https://www.ohchr.org /EN/NewsEvents/Pages/DisplayNews.aspx? NewsID=24298&LangID=E
MESAM HUKUK BİRİMİ
Av. Gülcan Tutkun
Av. Pelin Tunçer
Av. Gizemsu Kiracı